fırsat kollamak

fırsat kollamak
to bide one's time, to watch for an opportunity

İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • fırsat kollamak (veya gözlemek) — yapmak istediği iş için uygun bir zaman veya bir durum beklemek Sonra fırsat kollamasını biliyordu ve tekme yapıştıracak, çelme takacak zamanı içgüdülerin şaşmazlığıyla seçiyordu. T. Buğra …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fırsat beklemek (veya aramak) — en uygun şartı kollamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fırsat sakal altından geçer — fırsatı yakalayabilmek için uygun zamanı kollamak gerekir anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zaman kollamak — 1) bir işin sırasını beklemek 2) uygun bir fırsat beklemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bela aramak — kavga çıkarmak için fırsat kollamak Geceleyin belanı arama, haydi nerden geldinse bas git oraya. E. İ. Benice …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tilki uykusuna vermek — uyuyormuş gibi yaparak fırsat kollamak Muzafferiyeti sonuna kadar yudum yudum içebilmek için kendimi tilki uykusuna verdim. F. Celâlettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tilki uykusuna yatmak — uyuyormuş gibi yaparak fırsat kollamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gözetmek — i 1) Korumak, bakmak, özen göstermek, himaye etmek Büyük kardeşler küçükleri gözetir. 2) Önem vermek, göz önünde bulundurmak, ayrı tutmak 3) nsz Kollamak, beklemek Fırsat gözetmek. Uygun bir zaman gözetmek. 4) Bir sonuca giderken bütün ayrıntı ve …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”